Terör Örgütleri Silah Bırakma Kararı Öncesi Zayıflamaya Başladı
Terör elebaşı Öcalan’ın Terörsüz Türkiye sürecinde terör örgütünün fesih ve silah bırakma kararı öncesinde, içeride insan kaynağı ve saldırı kapasitesi bitme noktasına gelmişti. Devletin oluşturduğu mücadele kapasitesiyle, terör örgütünün sınır ötesinde saha hakimiyeti iyice zayıflamış, lojistik hatları kontrol altına alındığı için gıdaya ulaşımı bile minimize edilmişti. Terör örgütünün üst kademesine yapılan operasyonların neticesinde örgüt yöneticileri hareket edemez hale getirilmişti. Terör örgütü PKK’nın silah bırakması için biraz zamana ihtiyaç olduğunu vurgulayan güvenlik kaynakları, oldu bitti gibi bir anlayışla aceleye getirilmemesinin önemli olduğunu belirtti. Terör örgütünün elindeki silahların envanterinin belli olduğunu ifade eden güvenlik kaynakları, silahların teslim edilmesi konusunda bir sıkıntı çıkmayacağını söyledi. Terörsüz Türkiye sürecindeki son durumu analiz eden iyimser kaynaklara göre Özgür Suriye Ordusu ile benzeri unsurların yüzde 90’ının Suriye’nin yeni yönetimini kabul ettiğini hatırlatan kaynaklar, PKK’nın uzantısı YPG/PYD unsurlarının başka çareleri ve şanslarının olmadığı için kısa zamanda teslim olacaklarını belirtmişlerdi.
Tişrin Barajı Şantaj Unsuru Olarak Kullanılıyor!
Özgür Suriye Ordusu ile benzeri unsurların yüzde 90’ının Suriye’nin yeni yönetimini kabul ettiğini hatırlatan güvenlik kaynakları, PKK’nın uzantısı YPG/PYD unsurlarının Tişrin Barajı’nı bir tehdit ve şantaj unsuru olarak kullandığını hatırlattı. Kaynaklar, bunun sebebinin su ve elektriğin Suriye için hayati önemi haiz olmasından kaynaklandığını ama başka çareleri ve şansları olmadığı için kısa zamanda teslim olacaklarını söyledi.
Suriye’deki yeni yönetimin güvenlik ve askerî teşkilatlarını kurması için Türkiye’nin yardımcı olacağını bildiren güvenlik analistleri, terör örgütü DEAŞ ile mücadele için TSK’nın Suriye’de hava-kara ve deniz üssü kuracağına işaret etti. DEAŞ ile mücadele kapsamında kurulan, aralarında Türkiye ve bölge ülkelerinin yer aldığı 5’li mekanizmanın zaman zaman toplandığını kaydeden güvenlik kaynakları, Suriye’nin güven ve istikranın sağlanması için elden gelen katkının fazlasıyla verileceğini aktardı
Erdoğan-Trump Görüşmesi. İran’dan Yeterli Destek Yok!
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile ABD Başkanı Donald Trump’ın önümüzdeki günlerde yapacağı görüşmenin önemli ve kritik bir görüşme olacağını dile getiren güvenlik analistleri, bu görüşmenin Suriye ile ilgili birçok meselenin çözümüne yol açacağına dikkat çekti. ABD’nin Suriye’den çekileceğini ama sembolik bir üs bırakacağını vurgulayan güvenlik kaynakları, “Trump artık Orta Doğu’da ABD’nin bulunmasının yararı olacağını düşünmüyor. Bölge ülkeleri arasında Türkiye’nin hâkimiyetini çok iyi biliyor. İleride Amerika’nın sıkıntıya düşmesini istemiyor. Biz de ülke olarak bölgesel sorunların bölge ülkeleri tarafından halledilmesini, başka tarafların katılmaması gerektiğini her fırsatta dile getiriyoruz zaten” şeklinde konuştu. Kaynaklar, Trump’ın İran yönetimine anlaşma teklif ettiğini, orta yol bulunmadığı takdirde ABD’nin bir operasyon yapmasının gündemde olduğunu hatırlattı. İlk döneminde CENTCOM’la Orta Doğu konusunda karşı karşıya gelen Trump’ın ikinci döneminde çok temkinli hareket edeceği düşünülüyor. Yurt içinde ve Suriye, Irak ve İran’daki terör örgütüne yönelik gelişmelerin MİT başta olmak üzere çok yakından takip edildiğine işaret eden güvenlik uzmanları terörle mücadele konusunda Irak yönetimi ile çok iyi bir iş birliğinin oluştuğunu, İran tarafından ise aynı anlayışı beklediklerini ama beklenilen seviyede bir destek arzusuna ulaşılamadığını bildirdi.
Suriye’nin Öncelikleri
Güvenlik kaynaklarına göre, Suriye’deki yeni yönetimin öncelikli üç konusu bulunuyor. Ülkenin uluslararası platformda meşruiyetini kazanması, tanınması. Kısa zamanda yasal düzenleme yapılması için çalışılıyor. İkinci önceliği ise, ekonominin canlandırılması. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Trump ile yaptığı görüşmeden sonra yaptırımlar kaldırıldığı için yer altı ve yer üstü kaynaklarının ekonomiye kazandırılması gerekiyor. Uluslararası yatırımcıların ülkeye gelmesi, imar ve yeniden inşa işlerinin kısa bir sürede gerçekleştirilmesi için çaba harcanıyor. Suriye’nin üçüncü ve en önemli önceliklerinden biri de toprak bütünlüğünü muhafaza etmek, üniter yapıyı korumak. Ülkenin bölünmesine yönelik senaryolar kale alınmıyor.
PKK’YA Silah Bırakması İçin Gün Verilmişken Mazlum Abdi’nin Federasyon İsteği Ne Anlama Geliyor?
Türkiye’den terör örgütüne net mesaj: Türkiye Suriye’nin toprak bütünlüğü ve birliğinin korunması ve ülkenin terörden temizlenmesi için önemli çaba harcıyor. Diplomatik kaynaklar Ankara’nın terör örgütü PKK’nın uzantısı YPG PYD’nin silah bırakması ve bölgede normal dönüşün önünde engel oluşturmaktan çıkması beklentisine değinerek, “Suriye de PKK ve uzantıları kendilerini lağvetmezse terör örgütünün sistem dışına çıkarılmasının başka yollarla sağlanması için gerekli irade ve imkan bulunuyor” açıklaması veya tehdidinde bulundu!
