Sönmüş bir yanardağın olduğu bölgede inceleme yapan bir grup araştırmacı, Alaska’nın güney kıyılarının yaklaşık 250 mil açıklarında altın bir yumurtaya benzeyen bir nesne buldu.
ABD Ulusal Okyanus ve Atmosfer Dairesi’nden (NOAA) araştırmacılar, ortasında bir delik olan altın renkli nesneyi Alaska Körfezi’nin derinliklerinde buldu. Laboratuvarda incelemeye tabi tutulmak üzere alınan nesnenin ne olduğu netlik kazanmadı.
Miami Herald haber sitesinin aktardığına göre, okyanus dibinde yapılan incelemeyi canlı olarak yayınlayan ekipten bir bilim insanı, “Bir şey, içeri girmeye çalıştı… ya da dışarı çıkmaya çalışıyordu” sözleriyle gözlemlerini paylaştı.
Araştırmacılar arasında devam eden konuşmada klasik canavar filmlerine atıfta bulunuldu.
Sonunda söz konusu nesnenin ne olduğunu anlamak için DNA testi yapmaya, bunun için de ‘altın küre’den örnek almaya karar veren bilim insanlarından biri, “Umarım ellediğimizde dışarı bir şeyler çıkmaya çalışmaz. Sanki bir korku filminin başlangıcı gibi” diye konuştu.
‘KOLEKTİF BİLGİMİZLE NE OLDUĞUNU TESPİT EDEMEDİK’
Uzaktan idare edilen bir kol yardımıyla nesneye dokunan ekip, nesnenin bir cilt dokusu gibi yumuşak olduğunu gördü. Nesne daha sonra laboratuvarda incelenmek üzere bir tüpe konuldu. Altın renkli yumuşak nesnenin ne olabileceğiyle ilgili tahminde bulunan araştırmacılar, yumurta kabuğu ve sünger kalıntısı olasılığını dile getirdi.
Araştırmacı, “Kolektif bilgimiz bunun ne olduğunu tespit edemediğinde bu garip bir şeydir. Ne tür bir hayvan böyle bir yumurta kabuğu ister ki?” diye sordu. Yaklaşık 10 santimetre çapındaki nesnenin ne olduğu ise anlaşılamadı.
Nesnenin ‘açık bir şekilde biyolojik kaynaklı’ olduğu görüşünü dile getiren araştırmacılar, nesnenin bilinen bir türle mi ilgili olduğunu, yoksa bilinmeyen bir türle mi ilgili olduğunu tespit etmeye çalışıyor. Nesnenin var olan bir türün bilinmeyen bir yaşam evresini temsil etme olasılığı üzerinde de duruluyor.
‘CANLI YAYINDA UZAYLILAR HAKKINDA KONUŞMASAK MI?’
NOAA Okyanus Keşif ekibinden Sam Candio, konuyla ilgili açıklama yaparak, “Bilim camiasının kolektif uzmanlığından yararlanmaya devam edebileceğimiz laboratuvar ortamına götürene kadar daha fazla bir şey öğrenme olasılığımız düşük” diye konuştu.
Candio, “Bu bulgu karşısında afallamak biraz küçük düşürücü olsa da bu aynı zamanda gezegenimiz hakkında ne kadar az şey bildiğimiz ve okyanusla ilgili öğrenip öğrenmekten memnun olacağımız ne kadar çok şey kaldığı konusunda bir hatırlatma” dedi.
Futurism sitesinin aktardığına göre, ekipten birinin “Bir şey, içeri girmeye çalıştı… ya da dışarı çıkmaya çalışıyordu” yorumunu da değerlendiren Candio, “Belki de canlı yayında uzaylılarla ilgili konuşmamalıyız. Ama biliyor musunuz, bu oyuna katılmak eğlenceli” dedi.
Candio, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bence çok fazla insanın bilim insanlarının insan olmadığı ve her şeyi bildiği yönünde yanlış bir algısı var. Bu yüzden insanlar bilim değiştiğinde ve insanlar yeni şeyler öğrendiğinde sinirleniyor.”
